evrimbeylogo

GICLÉE NEDİR?

Yüzyıllar önce Çin Uygarlığı tarafından icat edilen baskı teknolojisi, Kuzey Rönesans’ında yaygınlaşarak Albrecht Durer, Martin Schongauer, Rembrandt Harmenszoon Van Rijn ve Francisco Goya gibi ustaların üretimleriyle değer kazanmaya başlamıştı. 19. yüzyıl ortalarından itibaren Edgar Degas, Toulouse Lautrec, Paul Gauguin, Félix Vallotton ve Mary Cassatt gibi birçok isim baskı resme karşı olan ilgiyi zenginleştirdi ve Pablo Picasso, Georges Braque, Henri Matisse, Georges Rouault, Marc Chagall, Joan Miro ve Max Ernst gibi isimlerle devam eden baskı resim üretimi, Henry Moore, Graham Sutherland ve David Hockney ve Pop-Art Akımı’nın birçok üyesinin de yapıtlarıyla bugün görsel sanatlar üretiminin önemli bir kısmını kapsıyor. Türkiye Baskı Resim Sanatı ise Léopold Lévy, Sabri Berkel, Fethi Kayaalp, Mustafa Aslier, Mustafa Pilevneli, Ergin İnan ve Devrim Erbil gibi isimlerle kendine has ve özel bir gelişim çizgisine sahip bulunuyor. Baskı resim sanatı kâğıt, kumaş veya alüminyum gibi yüzeyler üzerinde farklı yöntemlerin kullanılmasıyla görüntü üretilmesine dayanıyor. Üretilen bu baskılar, biriciklikleriyle birer sanat yapıtıdır-Elbette baskı sayısının (edisyon) adetine bağlı olarak. Gravür, litografi, serigrafi ve dijital baskı gibi görüntü üretim alanlarını kapsayan baskı resim, güzel sanatların temel bir bileşenidir ve sanatçılar baskı yöntemlerini kullanarak imajlar üretmeye devam ediyorlar. Sanatçıların imajlar oluşturmak ve işlemek için bilgisayar kullanımı ise 1980’lerin başlarına tarihleniyor. Bu dönemde Richard Hamilton, David Hockney ve Sidney Nolan’ın bulunduğu birkaç sanatçı tarafından baskı resim üretimi için bilgisayar kullanılmaya başlamıştı. Öte yandan ticari baskı firmalarının varlığı, sanat alanında bir pazarın ortaya çıkmasını sağlamıştı. Iris dijital yazıcı, ilk dijital baskı yazıcısı olarak ortaya çıkarken, bu yazıcılar daha zengin baskı kalitesi, ışığa daha dayanıklı mürekkepler ve sanatçının arzu ettiği kadar baskı yapabilme nitelikleriyle talep görmeye başlamıştı.

Neticede sanat tarihinde eski üretim yöntemleriyle yeniler birlikte var olmaya ve kullanılmaya devam eder. Çağdaş baskı üretiminde bir yanda klasik baskı teknikleri kullanılarak yapıtlar yaratılırken, dijital yazıcılar aracılığıyla üretilen baskıların sayısı da gün geçtikçe artıyor. İşte çağımızın önde gelen dijital güzel sanatlar baskı türlerinden Giclée Baskılar da dijital baskı yöntemlerinin önde gelenleri arasında yer alıyor. Bu minvalde Devrim Erbil, baskı alanında on yılı aşkın tecrübeye sahip Evrim Erbil ve giclée baskının bir araya geldiği sergi vesilesiyle yeni bir sanat üretim biçiminden bahsetmek istiyorum.

Sanatçıların sanatsal baskıya dair teknikleri araştırmaları ve uygulamaları, sanat tarihinde sıklıkla karşılaştığımız olgulardan birisidir; çünkü yeni üretim araçları ve yeni teknikler, ifade dili olasılıklarını arttırır. Dijital devrimle birlikte baskı sanatında ortaya çıkan yenilikler ve bunların sağladığı olanaklar da sanatçıları ve sanatseverleri etkilemiştir. Dijitalizasyonun baskı alanına girmesiyle “Dijital Güzel Sanat Baskısı” (Digital Fine Arts Printing) olarak adlandırılan bu teknikler, malzeme ve teknik açısından yeni bağlam ve terminolojiler üretmiştir. Günümüzde çağdaş sanat müzelerinde ve koleksiyonlarda giclée baskıları yer alıyor, yani diğer bir deyişle baskı resimde yeni bir dönem başlamıştı ve bu paradigma değişikliğinden bahsetmek yararlı olacak. Giclée sözcüğü, Fransızca “gicleur” (fışkırtmak, püskürtmek) sözcüğünden türetilmiştir ve ilk kez 1991 yılında Jack Duganne tarafından kullanılmıştır. Sözcüğün kullanılma amacı, bu baskı tipini, ticari amaçlı baskı sektöründeki uygulamalardan ayırt etmek içindi ve sözcük 2000’li yıllarda “giclée baskı” tanımıyla yapıt künyelerinde gittikçe artarak yer almaya başlamıştır.

Böylece giclée, mürekkep püskürtmeli yazıcılarla yapılan güzel sanatlara dair dijital yüksek kaliteli baskıları tanımlamak için kullanılıyor. Bu bağlamda giclée’nin diğer mürekkepli yazıcılardan ayırt edici özelliklerini belirtmek gerekiyor. Öncelikle iyi bir giclée baskı netliği ve renk değerleriyle yüksek oranda bir kaliteye sahiptir ve kullanılan mürekkeplerin arşiv kalitesiyle solmadan, yıllarca kalıcı olacak bir sonuç vermektedir. Görüntünün kalıcılığı hem sanatçılar hem de koleksiyoncular için oldukça önemli bir olgu. Bu bağlamda son dönemde geliştirilen test sonuçlarına bakıldığında giclée baskının 200 yıla yakın bir süre kalıcı olabildiği sonucu elde edilmiştir. Öte yandan giclée baskı sanatçıların işlerini daha az miktarda üretebilme olanağını da sunmaktadır – Örneğin litografi (taşbaskı) buna pek izin vermez.

Bir giclée baskı, standart baskıdan çok daha fazla mürekkep kullanarak, geniş bir renk aralığı ve derinliği üretmektedir. Kullanılan mürekkep saklanabilir bir kalite sağlamaktadır ve buna sanatçının imzası ve sertifika eklendiğinde giclée baskı, bir müze koleksiyonunda saklanacak eser niteliklerini haiz olur. Öte yandan sanatçılar için cazip olacak noktalardan birisi işlerini talep üzerine çoğaltarak, tüm siparişleri önceden basma maliyetinden kurtulabilme olanağı sunmasıdır.

Baskı alanında sıklıkla “digital inkjet print” (dijital inkjet baskı) tanımıyla karşılaşırız; aslında bu tanım çok daha genel bir anlamı ifade eder. Bundan dolayı daha rafine baskılar için giclée kelimesi kullanılmaktadır. Giclée baskı, bir inkjet baskıdan şu önemli özelikleriyle ayrılmaktadır:

1) Arşiv kalitesi

2) Mürekkep

3) Renk derinliği

Giclée baskılarda görüntüler beş farklı kaynaktan üretilebilir: Bilgisayarda oluşturulan görüntüler, dijital fotoğraflar, bilgisayara taranan görüntüler, uygun yazılımlar kullanılarak manipüle edilen görüntüler ve giclée baskıların sonradan geliştirilmiş, yeniden-işlenmiş veya değiştirilmiş görüntüleri. Devrim Erbil resimleri bu son madde altında değerlendirilebilmektedir.

Giclée baskı sürecindeki ilk aşama orijinal sanat eserinin görüntüsüyle dijital dosyasının oluşturulmasıdır. Ardından Görüntü Mac/PC’ye aktarılır. Sistemin renk doğruluğu, kalibrasyon donanım ve yazılım sistemi kullanılarak, ekran ve yazıcı çıktıları kalibre edilip, kullanılacak yüzey için ayrı ayrı ICC profiller oluşturulur. Bu çalışmanın baskıdaki güvenirliğini arttırmaktadır.

Giclée baskının estetik olarak çarpıcılığı, yani nihai baskının kalitesi, sanatçının – Devrim Erbil – dehası ve ustanın – Evrim Erbil – etkileşimli bir biçimde baskıları birleştirme becerileriyle ölçülür. Evrim Erbil bu konuda şunu söylüyor: “Giclée baskı aşamasında üç önemli etkileşimin bir arada bulunması gerekiyor:

Grafik tasarımcı, makine teknisyeni ve sanatsal bir göz”

İşte Erbil Kare’nin ayrıcalıklı konumu burada yer alıyor: Evrim Erbil her üç niteliği de kendisinde barındıran bir isim. Orijinal dosya, veri aktarımı, mürekkep, yüzey ve koruyucu süreçleri içeren çok sayıda kombinasyonu yönetmek zor ve uzun bir süreçtir ve bu kombinasyonlar arasındaki en ufak bir hata, nihai sonucu etkileyecektir.

Sanat, öncelikle ve daima bir fikir ile ilgilidir ve teknolojide bu fikirlerin pratiğe geçirilmesi, yeni ifade olasılıkları sunması açısından önemlidir. Teknolojideki ilerlemelerle bu olasılıklar için yeni yolları açılmaktadır ve bu da sanatın kapsamını genişletir ve çeşitliliğine katkıda bulunur.

Devrim Erbil’in yapıtları ve Evrim Erbil’in koordinasyonu aracılığıyla şahit olduğumuz giclée baskıların, güzel sanatlar alanında önemli bir etkisinin olacağı ve bunun devam edeceği açık. Dijital teknoloji bağlamında giclée baskı, orijinal iş üretiminin önemli bir alanını oluşturacaktır. Devrim Erbil’in sergisinde görülen yüksek kabartma giclée baskılar, geleneksel ve yeni olan arasında dikkat çekici bir sentez üretiyor. Sanatçının zihnindeki imajlar, dijital teknoloji aracılığıyla sunum nesnesine uzanıyor ve böylece yaratıcı gelişme adina imaj editleri, kontrolü ve yeniden-dijitalleşmesi süreci sağlanıyor. Dijital yazıcıda sürekli belirli alanlar üzerine baskı alınarak etkileyici bir doku yaratılıyor ve Evrim Erbil’in deyimiyle “Devrim Erbil resimlerinin alüminyum levhanın yansıma özelliği ve renklerin belirli alanlardaki yoğunluğuyla resimsel tatlar yakalanmaktadır”

Evrim Erbil’in makineyi kullanma biçimi oldukça farklı görünüyor. Devrim Erbil sergisi için Erbil Kare’de her gün sadece bir eser üretiliyor, çünkü bu üretim emek-yoğun bir süreçten ortaya çıkmaktadır. Öte yandan her bir yapıttan sadece bir adet basılması, yapıtın biricikliğini meydana getirmektedir. Ayrıca UV baskının parlak vernik etkisi vermesi nedeniyle, işlerin kopya edilemez özelliğe sahip olduğu da görülecektir.

Devrim Erbil, “Sıradan bir sergi olmayacak” derken, giclée baskının nitelikli bir dile sahip olduğunu söylüyor. Sanatçının imzası yapıtlarda yer alırken, giclée baskı resimler, standart baskı ve yağlıboya resim arasındaki bir ara segmenti oluşturuyorlar, biraz daha hesaplı, ama monotip bir olasılık sunuyorlar. Türkiye Baskı Sanatı’nda yeni bir segment açılıyor. Devrim Erbil resimleri UV, giclée ve rölyefin bir araya gelmesiyle sanatçılar ve koleksiyoncuların sevecekleri bir tekniğin tarihini başlatıyor.

“Sanat, öncelikle ve daima bir fikir ile ilgilidir ve teknolojide bu fikirlerin pratiğe geçirilmesi, yeni ifade olasılıkları sunması açısından önemlidir. Teknolojideki ilerlemelerle bu olasılıklar için yeni yolları açılmaktadır ve bu da sanatın kapsamını genişletir ve çeşitliliğine katkıda bulunur.”

 

Dr. Öğretim Üyesi Fırat ARAPOĞLU

Copyright © 2023 – DMCA tarafından korunmaktadır. Tüm Hakları Saklıdır. Powered by webgrup